13 Aralık 2009 Pazar

Gerçek anlamda "bir solukta okunan kitap"!



12 Eylül Faşizmi öncesi, okumaya başlayıp bir gün içerisinde bitirdiğim yüzlerce, belki binlerce kitap olmuştu. Ancak, hem 12 Eylül Faşizmi'nin kırım kültürünü dayatması, hem işlerimin yoğunluk kazanması ve hem de yaşlanmanın getirdiği yoğunlaşma eksikliği nedeniyle, uzun zamandır, okumaya başlayıp da bir gün içerisinde bitirebildiğim kitap pek olmamıştı. Ancak bugün, okumaya başlayıp birkaç saat içerisinde bitirdiğim Stefan Zweig'ın yazdığı Amok adlı kitap, beni yeniden "eski günlerime" götürdü. Oluşturulduğundan başlayarak 12 Eylül Faşizmi'ne karşı oluşum, intihar duygusuna pek yakın olmamamı sağladı. Ancak, Hitler Faşizmi'nin kalıcılığına olan inancı nedeniyle, Zweig, intihar eğilimini her zaman için iç cebinde taşıdı. Zâten kişisel evrenindeki düş kırıklıklarının da ivmelendirmesiyle, intihar duygusunu sürekli olarak yanından ayırmayan Zweig, yapıtlarına da yansıttığı bu duygusunun tutsağı olup Brezilya / Rio de Janeiro'da, karısıyla birlikte intihar etti. Yukarıda fotoğraflarını gördüğünüz Amok adlı kitapta da intihar duygusunun egemenliği var. Bence, hemen, ivedilikle bu kitabı alıp birkaç saat içerisinde okuyunuz ki, yaşama bağlılığınız bir kat daha artsın!
.
Hilmi Bulunmaz
13 Aralık 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder